Son Güncelleme:Cuma, 03 May 2013

Kendi kendine yeten ülke olmaktan çıktık mı

tarimsal_yeterlilik.jpgTürkiye, dünyada kendi kendine yeten 7 ülkeden birisi.  Uzun yıllardan beri bu bilgiyle büyüdük! Okul kitapları dahil!     Her fırsatta bununla öğündük durduk. "Dünya savaşı çıksa biz aç kalmayız" dedik. Ama bugün aynı şeyi söylemek mümkün mü?

Çünkü Türkiye'nin kendi kendine yeten ülke olma unvanını kaybettiği dile getiriliyor. Hem de yetkili ağızlarca...
Bu durum resmi rakamlara da yansıyor. Artan üretim maliyetleri nedeniyle çiftçi giderek üretimden uzaklaşıyor, uzaklaştırılıyor. Ekim alanları daralıyor, verimlilik ve kalite düşüyor.
Son yıllarda uygulanan tarım politikalarının ülkemizde üretimi değil, ithalatı teşvik eder nitelikte olduğu vurgulanıyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileri, tarımdaki dışa bağımlılığı açıkça gözler önüne seriyor.

İthalattaki artış ihracatı katladı
Yılın ilk 6 ayında tarımdaki dış ticaret açığı 1.8 milyar dolara ulaşırken, ithalattaki artış oranı ihracatı beşe katladı.
Değerlendirmelere göre, Tarımda dışa bağımlılığın artması ekonomide cari açık riskini artırdı.
Türkiye ithalat ve cari açık artışında enerji kalemlerinin etkisine odaklanmışken, tarım ürünleri ithalatında da ciddi bir artış görülmeye başlandı.
Tarım sektörünün ithalatı yüzde 56 artarak 3.2 milyar dolardan 5 milyar dolara yükseldi. Türkiye böylece, geçen yıl tarım sektörü dış ticaretinde 146 milyon dolarlık açık verdi.
Oysa tarım ürünleri dış ticaretinde 2005 yılında 1.1 milyar dolar, 2006 yılında ise 1.2 milyar dolar düzeyinde fazla ortaya çıkmıştı.
Tarımsal ithalatın fazlalaşmasında bitkisel ürün ithalatındaki artış önemli rol oynadı.
DTM'nin verilerinde ithalattaki artışın miktardan mı, yoksa dış piyasalardaki tarımsal ürün fiyatlarındaki artıştan mı kaynaklandığına dair bir analiz yok.
Ancak 2007 yılında tarımsal ürün fiyatlarının yükselişe geçmeye başladığı biliniyor. DTM'nin yaptığı "İthal değeri yüksek maddeler" sınıflamasına ise tarımsal ürün olarak sadece "pamuk" girdi. Pamuk ithalatı 2006 yılında 970 milyon dolar iken, geçen yıl 1 milyar 278 milyon dolara çıktı. Egeli pamuk üreticisi soruyor; "Biz nerde hata yaptık"...
Şarkı gibi... Şaka gibi...
Bitkisel ürün ithalatı da 2006 yılında 2 milyar 398 milyon dolar iken, yüzde 72 oranında artış göstererek 4 milyar 124 milyon dolara çıktı.
2008 yılının Ocak-Haziran döneminde tarım ürünleri ithalatı 2007'nin aynı dönemine göre yüzde 53,4 artarak 2 milyar 348 milyon dolardan 3 milyar 602 milyon dolara yükseldi.
Buna karşılık tarımsal ihracat ise ithalatın ancak beşte bir oranı olan yüzde 11,8 artarak 1 milyar 610 milyon dolardan 1 milyar 800 milyon dolara çıktı.
Tarımdaki dış ticaret açığının sadece küresel ısınmadan kaynaklanan kuraklıkla açıklanmayacağını vurgulayan sektör temsilcileri, doğru bir tarım ve gıda politikası uygulanması gereğini dile getiriyor.
Ziraat Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Kamil Okyay Sındır, Türkiye'nin tarihinde görülmemiş bir tarımsal dış ticaret açığı verdiğini ve tarımsal ithalatın had safhaya geldiğini, artan üretim maliyetleri nedeniyle çiftçinin giderek üretimden uzaklaşacağını söylüyor.

Yorum şu; milyonlarca üretici yerine, üç beş spekülatör mü sevinecek?

Kaynak: Hakan Tartan , Referangazetesi.com

 

Yorumlar (2)

  • tarımda her geçen yıl gerilediğimizin resmi belgesidir bu bizi bu duruma getirenlere çiftçiyi bu duruma düşürüp başka yollardan karnını doyuranlara yazıklar olsun.... >:( >:(

    0 Beğen
  • Evet Türk tarımının son durumunu gösteren resmi hep birlikte gördük.Daha bu resme becereksiz,bilinçsiz ressam olduğunu zannedip eline fırça almayanlar fırça darbelerini vurmaya çalışmaya devam edecekler.Böyle giderse bu resmin şuankinden daha kötü olacağı gerçeğini herkesin görmesi gerekir.ASIL DAVASINA SAHİP ÇIKMASI GEREKENLER,DAVALARINA SAHİP ÇIKMADIKLARI MÜDDETÇE,DAHA ÇOK KÖTÜ RESİMLERİN ORTAYA ÇIKMASI KAÇINILMAZ OLACAKTIR.

    0 Beğen
Yorum yapmak için oturum açın