Son Güncelleme:Cuma, 03 May 2013

Bu yıl süne ile mücadeleyi üretici yapacak

sune_parazitoid.jpgGaziantep Tarım İl Müdürü İbrahim Yılmaz, süne zararlısının hububatta yüzde 100'e varan verim kayıplarına neden olduğunu söyledi. Süne mücadelesinde yeni bir döneme geçildiğini belirten Yılmaz, "Bu yıldan itibaren çiftçimiz süne mücadelesini kendisi yapacak. Bu nedenle üreticilerimiz cami ya da kahvelere asacağımız krokileri incelesin ve bu zararlıyla ilaçlı mücadele yapması gerekiyorsa bunda geç kalmasın" uyarısında bulundu.

ılmaz, sünenin, buğday, arpa ve yulaf gibi hububat ürünlerinin en önemli zararlısı olduğuna dikkat çekti. Yılmaz, "Süt olum döneminde danelerin özünü emerek protein yapısını parçalamak sureti ile hububat ürünlerinin teknolojik özelliğini bozan süne, ağırlık kaybına neden oluyor. Dolayısıyla ürünün ticari değerini önemli ölçüde düşürüyor. Mücadele yapılmadığı zaman danelerde yüzde 100'e varan zarar oluşuyor" dedi.

Süne ile mücadelede yeni bir dönemin başladığına dikkat çeken Yılmaz, "Bugüne kadar Devlet Yardım Mücadelesi şeklinde yürütülen uygulama, bu yıldan itibaren yönetimli çiftçi mücadelesi şekline dönüştürüldü. Yani, geçmiş yıllarda olduğu gibi bütün sürveyler teknik ekiplerimizce yapılıp, kimyasal mücadele yapılacak alanlar çiftçilerimize duyurularak, tavsiye edilen ilacı çiftçi kendi temin edip kendisi süne mücadelesi yapacak. Mücadelede gerekli ilaç üreticilerce karşılanacak. Zararlının tanımı, mücadele zamanı ve şekli ve teknik yardım gibi konularda ise, önder çiftçilerimiz ve müdürlük personellerimiz yol gösterici olacak. Çiftçilerimiz bu zararlı ile mücadeleye eğilmeli. İlaçlama aletleri olmayana ücretsiz alet veriyoruz. Üreticilerimiz şunu unutmasın. Birisine kızıp 'ilaçlamıyorum' demek yalnız kendine zarar verir" diye konuştu.

Süneyle hangi bölgelerde ilaçlama yapılacağını gösteren krokilerin, köy cami ya da kahvehanelerine asılacağını anlatan Yılmaz, köylülerin bu krokilere bakarak arazisinde ilaçlamaya gerek olup olmadığını öğrenebileceğini aktardı. Sünenin artmasında meraların yok edilmesi ve tarım dışı arazilerin her geçen gün azalmasının etkili olduğunu belirten Yılmaz, son dönemde bu zararlıya karşı biyolojik mücadele yöntemine ağırlık verdiklerini anlatan Yılmaz, şöyle devam etti:

"Biyolojik mücadele, kimyasal ve zirai mücadele ilacı kullanmaksızın doğal faydalılardan yararlanılarak süne sayısını azaltma ve ekonomik zarar eşiğinin altına düşürülmesi esasına dayanıyor. Böylece sünenin zarar vermesinin önüne geçiliyor. 2001 yılında İslahiye'de başlanılan biyolojik mücadele sayesinde sonraki 3 yıl bu bölgede kimyasal mücadele yapılmadan başarılı olundu. 2004'te Nurdağı ilçesinde başladığımız çalışmalarda olumlu sonuç verdi. Böylece 2004 yılında yaklaşık 300 bin dekarlık bir hububat alanında biyolojik mücadele başarılı oldu ve kimyasal mücadele hiç yapılmadı. Biyolojik mücadele çalışmalarımız, Araban ve Yavuzeli'nin tamamıyla Şahinbey ilçesinin bir bölümünde sürüyor. Faydalı böcekler, 20 Nisan'dan itibaren hububat ekili arazilere bırakılmaya başlanacak."

Biyolojik mücadelede kışlamış ergin süne toplama çalışmalarının da önemli olduğunu belirten Yılmaz, bu yıl 35 bin kışlamış ergin sünenin toplandığını, bunların Adana Zirai Mücadele Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü'ne gönderildiğini, orada bunların yumurtalarının elde edildiğini, bu yumurtaların üzerine bırakılan faydalı böceklerin yavrularının üretildiğini ve parazitlenme zamanında hububat tarlalarına salındığını dile getirdi. Böylece sünelerin yumurtalarının parazitlenerek bu yumurtalardan faydalı böceklerin elde edildiğini anlatan Yılmaz, bu sayede faydalı böceklerin çoğalması sağlanırken süne sayısının azaldığını ve sünenin zararlı olmasının önüne geçildiğini kaydetti.

Yılmaz, ülkesel süne mücadelesi kapsamında ağaçlandırma çalışmalarına da hız verildiğini ve son 4 yılda 260 bin 480 akasya, sofora, Akçaağaç, dışbudak ve gladiçya, badem ve dutun çiftçilere dağıtıldığını sözlerine ekledi.

Kaynak: Haberler.com

Yorumlar

  • Henüz hiç yorum yok
Yorum yapmak için oturum açın